1 Kasım seçimine giderken savaş-barış ikileminde ne istiyoruz?

Türkiye Cumhuriyeti’nin 92. yıldönümünü idrak ettiğimiz bugün, bu cumhuriyetin bildiğimiz haliyle artık tükenmiş ve sürdürülemez olduğu, ama nereye doğru evrileceğinin henüz tam belli olmadığı ve son zamanlarda iyice derinleşen politik krizin temel olarak bu tükeniş ve belirsizliğin krizi olduğu söylenebilir. 1 Kasım 2015 Erken Genel Seçimi’ne

Katliamdan da beter bir noktadayız!

T24’teki bundan önceki yazımı 29 Temmuz’da, yaklaşık üç ay önce yazmışım. Yaz tatili ve akademik yazı işleri nedeniyle uzunca bir ara vermek zorunda kalmıştım. Tam yeniden yazmaya hazırlanıyordum ki tepemize Ankara Katliamı indi. Katliam sonrası bütünlüklü bir yazı yazabilmek için kafamı toparlayabilmek de iki haftayı

Türkiye’de inkâr duvarında çatlaklar oluştu

[Bu söyleşi ilk olarak 8 Ekim 2015 tarihinde REPAIR isimli Ermeni-Türk web platformnda yayınlanmıştır. Link] Murat Paker’le Kürtlerin, Alevilerin ve soykırım kurbanı Ermenilerin maruz kaldıkları sosyal travmalarla ilgili konuştuk. Paker’e göre faillerin bir travma yaşaması ise sosyo-politik  bağlamla kritik derecede bağlantılı. Türkiye’de inkar Cumhuriyetin kuruluş eksenini sorgulamaktan

In Turkey, the wall of denial of the Armenian Genocide is becoming cracked

[This interview was originally published in REPAIR, an Armeno-Turkish web platform on October 8, 2015. Link]  Murat PakerDirector, Graduate Program in Clinical Psychology, Istanbul Bilgi University  In this article, Murat Paker comes back on the notion of trauma, including the one called "social trauma" that is suited